YAZMA SANATI – I , Rıza Filizok

Ocak 17th, 2010

YAZMA SANATI :

ESKİ USTALARIN GÖRÜŞLERİ…

İyi yazmak: Buffon’a göre “iyi düşünmek, iyi hissetmek ve bunları iyi aktarmak” tır. Bu iş, temel olarak

a)     zekâ gücüne,

b)     hissetme gücüne,

c)     geliştirilmiş bir zevke

dayanır.

Buffon, üslûbu şöyle tarif ediyordu: “Üslûp, düşünceye verilen düzen ve harekettir.”

Eski yazma ve konuşma sanatının (rhétorique) ustatalarına göre iyi yazmak, üç ayrı çalışma yapmayı gerektirir:

1) İcat (L’invantion): : Yazmaya başlamadan önceki fikir bulma aşamasıdır. Düşüncelerin (tasavvurların) ve olguların araştırılması, hislerin uyanıklığı icadı hazırlar. Boileau, yazmayı öğrenmeden önce düşünmeyi öğrenmek gerektiği görüşündedir.

2) Kompozisyon ve plân ( Dispositio):  Fikirler ve olgular aynı kuvvete ve aynı öneme sahip değildir. Onları  mantıklı bir sıra içinde düzenlemek, yahut değerlendirmek amacıyla gruplandırmak   gerekir. Bu yöntemli sınıflandırmaya kompozisyon diyoruz.

3) Dile getirme: (İfade ve üslûp) (L’élocution: expression ve style ): Fikirlerin, olguların yahut hislerin  doğru ifade edilmesi, onları ifade edebilecek asıl kelimelerin aranıp bulunmasıyla mümkündür.  Çoğu zaman bu kelimeleri hemen hatırlayamayız ama onlar mevcutturlar. Yazı yazarken onların aranıp bulunması gerekir. Bir yazarın ilk işi budur. İfade, bir fikri yahut nesneyi anlatan asıl kelimelerin bulunmasıdır. İfade terimi, genel olarak düşüncenin söz vasıtasıyla ifade edilmesini anlatır, halbuki üslup daha özel olarak ifadesine, yahut edebî şekline bürünmüş düşünceyi ifade eder.

Yazı yazarken eski retorikçilerin bu fikirlerinden yararlanabilirsiniz.

İlk denemeyi yapmak için ne bekliyorsunuz?

Kategori: Yazma Sanatı | YAZMA SANATI – I , Rıza Filizok için yorumlar kapalı

Comments

Cevaplar kapalı.